Plastiklerin parçalanmasıyla oluşan 5 milimetreden küçük parçalara “mikroplastik” deniliyor. Sağlığa çok zararlı olan mikroplastikler hem doğada hem de solunumla, gıdayla girerek vücudumuzda tutunuyorlar. İngiltere’deki Leicester Üniversitesi ve Güney Afrika’daki Cape Town Üniversitesi akademisyenlerinin plastiklerin renkleriyle ilgili yaptıkları çalışmadan çarpıcı bir sonuç çıktı. Araştırmaya göre, kırmızı, mavi ve yeşil plastikler çok daha hızlı bir şekilde parçacıklara ayrılarak mikroplastikleri oluşturuyor. Beyaz, siyah ve gümüş plastikler ise üç yıllık sürede pek parçalanmadı.
SİYAH & BEYAZ AVANTAJI
Bulgular, siyah, beyaz ve gümüş renklendiricilerin plastiği güneşin zararlı ultraviyole ışınlarından kaynaklanan radyasyondan koruduğunu; kırmızı, mavi ve yeşilin ise korumadığını ortaya çıkardı. Ultraviyole ışınlarının plastiğin polimer yapısını değiştirerek onu çok daha kırılgan ve parçalanmaya meyilli hale getirdiği bildirildi. Araştırmacılar, parlak renkli plastiklerin düz renklerden daha hızlı mikroplastiğe dönüştüğünü tespit ettikten sonra üreticilere bunu dikkate almaları çağrısı yaptı. Uzmanlar, “İçecek şişelerini, çocukların oyuncaklarını kırmızı, mavi, yeşil yapmayın” dedi.
‘BAHÇEDEKİ PLASTİK MOBİLYAYA DİKKAT’
Atık karşıtı yardım kuruluşu Wrap’ın kıdemli plastik uzmanı Adam Herriott, “Üreticiler plastik ürünleri ve ambalajları tasarlarken hem malzemenin geri dönüşümünü hem de çöpe atılma olasılığını dikkate almalı. Plastik dış mekan mobilyaları gibi yoğun şekilde güneş ışığına maruz kalan eşyalarda, mümkün olduğunca uzun süre dayanmaları için kırmızı, yeşil ve mavi gibi parlak renklerden kaçınılmalı” dedi. Araştırma ekibi, üreticilerin ve tüketicilerin plastiğin rengine önem vermesi gerektiğini belirtirken, Prof. Sarah Gabbott da “Gökkuşağı rengi plastikler kolay bir şekilde milyonlarca parçaya ayrılıyor” uyarısında bulundu.